Kendini değiştiren beyin

Çok sevdiğim bir arkadaşım dediki, bu kadar okuyorsun, okuduklarını daha çok paylaşmalısın. Haklı, daha çok paylaşmalıyım, buna daha çok vakit ayırmalıyım. Her zaman şu konuda netim, ben bir kitap eleştirmeni değilim, öyle kelli felli bilgilerim yok, şu şundan bu bundan diyecek kendime güvenim de yok; ancak okurum, sağlam okurum, sezgisel okurum, birbiriyle bağlantılı okurum, bir kitapta referans verilen kitapları bulup okurum. Bazıları çok çok kıymetli. Bu da yine okuduğum başka bir kitaptan referans alarak okuduğum bir kitap. Çok kıymetli, bolca araştırma ve hikayeler var ve gerçekten baktığınız noktada bakış açınızı değiştiriyor. Üstüne basa basa dediği iki şey var ya da benim anlayabildiğim sadece ikisi 🙂 Diyorki beyin değişebilir, gelişebilir, gerileyebilir. Bu bir noktada, yapıp ya da yapmadıklarıyla kişinin elinde. İkincisi kullanılmayan şey kaybolur.  Özellikle yeni beceriler edinmenin (Spor, sanat, dil vs.) beyin üzerinde inanılmaz bir etkisi var. Bu konuda hemfikirim. Daha önce bir yazımda demiştim, hiç bilenle bilmeyen, okuyanla okumayan bir olur mu, diye. Burdaki kastettiğime paralel bir durum bu. Gerçekten farklı bir şey yapmak istiyorsak, hayatımızda birşeylerden kurtulmak ya da birşeylere sahip olmak istiyorsak;  birşeyleri farklı yapmaya başlamamız gerekiyor. O yüzden sadece okumak, bakmak yetmiyor, kendimizi zorlamak, eyleme dökmek gerekiyor.

Sağol arkadaşım eyleme dökmeme vesile olduğun için 🙂 Okuyup eyleme dökmeye niyet ederseniz güzel değişimler gelir, sakince…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Content is protected !!