KRAMER KRAMER ‘ E KARŞI
Kendi başıma kaldığımda izlemeyi ve üzerinde düşünmeyi seçtiğim filmlerden biriydi bu. İlk başta sıradan bir hikaye gibi görünse de filmin içine girdiğimde farklı duygular arasında salınıp durdum. Sıradan bir aile filmi gibi görünse de içeriğine bakıldığında aile bireylerinin her birinin düşünce ve duygularını açık açık vermesi açısından oldukça tarafsız bir film olarak buldum.
Sevdiği adamla evlenmiş, bu uğurda iş hayatını geride bırakmış ve anne olmuş bir kadın, diğer yandan sevdiği kadını geçindirmek üzere toplumun ondan beklediği rolleri hakkıyla(!) yerine getirmeye çalışan bir adam ve zamanının çoğunluğunu annesiyle geçirmiş, babasına kısmen daha uzak bir çocuk.
Filmin detayını vermek değil asıl niyetim, bu filmi izlerken kadın erkek ilişkilerini, kadınların ilişkiden ne beklediğini, erkeklerin ne beklediğini ve her iki eş açısından öncelikli ve önemli olanları görmek. Bozulan bir evlilikte eşler ne kadar acı çekse de en çok zararı çocuklar görüyor. Çocuğa ve duygularına oldukça çok yer verilmiş, annenin gidişinin çocuk tarafından nasıl yorumlandığı, babanın çocuğa ayrılığı nasıl anlattığı, boşanma sürecini ve sonrasını oldukça güzel anlatmış bir film.
Özellikle çocukları merkeze alışı, ebeveynliğin öğrenilebilecek bişey olduğunu göstermesi çok anlamlı.
Filmi izlerken merkezimde hep çocuk vardı, kadının ve erkeğin ihtiyaçları da önemliydi; ancak çocuğun korumasız oluşu, çaresizliği hep onu merkeze almamı sağladı. Şu da bir gerçekki kişi kendi ihtiyaçlarını gideremeden çocuğununkine tam odaklanamayabiliyor da . izlenilesi, ders çıkarılası bir film. Özellikle yoğun çatışma yaşayan eşlerin birlikte ya da ayrı ayrı izlemesinin bir diğerinin ihtiyacını anlayabilmesinde yardımcı olabileceği düşüncesindeyim.
İyi seyirler….